1943 yılında Malatya’da doğmuştur. 1964-68 yılları arasında İstanbul Devlet Tatbiki Güzel Sanatlar Yüksek Okulu Resim Bölümü’nde öğrenimini tamamlamıştır. Mezun olduktan sonra okulunda asistan olarak görev almıştır.
Kendini geliştirmek adına pek çok yabancı hocalarında yanında çalışan İnan 1971-73 yılları arasında önce Salzburg’da Emilio Vedova ile ardından Münih Güzel Sanatlar Akademisi’nde Mac Zimmermann ile çalışmalarda bulunmuştur. 1973 yılından sonra Marmara Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Resim Bölümü’nde öğretim üyeliği yapmaya başlamış, bugünde hala bu görevini sürdürmektedir. 1968 yılından itibaren günümüze kadar pek çok sayıda kişisel sergiler açan sanatçı, sadece yurtiçinde değil yurtdışında da çalışmalarını sürdürmüştür. Berlin başta olmak üzere çok sayıda ülkede resimlerini sunan sanatçı, bugüne kadar pek çok ödüle de layık görülmüştür. 1972 yılından itibaren ise karma sergilere katılmış, çeşitli müzeler kalıcı koleksiyonlarına Ergin İnan’ın çalışmalarını da eklemiştir.
Sanatçı Üslubu
Sanatçı eserlerinde evrenin gizini çözmüş hissi vermekte, görsel yansımalarını bilgelikten yola çıkarak ayrıcalıklı kılmaktadır. Resimlerinde kendi gerçekliğinden yola çıkarak betimlemekte, sanatın ve tarihin derinliklerinde öznel gezintiler yapmaktadır. Yurtdışında aldığı eğitimlerin bugün sanatının şekillenmesinde büyük katkı sağlamış, çalışmalarının en çarpıcı oluşumunu "Siyah Kalem" sergisinin hazırlanması aşamasında ortaya çıkarmıştır. Sanatçı yazı, resim ve felsefe arasında kurduğu ilişki üzerine yoğunlaşarak eserlerini oluşturmuş, tasarımının bir parçası haline gelen yazı resimlerinin vazgeçilmezi haline dönüşmüştür. Figüratif anlatıma sahiptir. Bu figürleri kendi özgün ve düşsel yorumuyla harmanlamakta, dışavurumcu ve fantastik bir tavır taşımaktadır. Eserleri çok katmanlı bir anlam taşımaktadır. Resimlerini oluştururken hayvanlardan özellikle böceklerden ve yusufçuklardan vazgeçmeyerek; beden-dönüşüm ve kaligrafinin kesiştiği düşsel örneklerdir. Sanatçı eserlerinde dini öğeleri sıklıkla kullanmaktadır. El yazmaları, kuran sayfaları, arapça sözler harfler ve kelimeler eserlerini farklı kılmaktadır. Ayrıca Mevlana’nın mistik düşünce anlayışıyla bütünleşmiş, eserlerine bu anlayışıda uygulamıştır. Tinsel değerler ile insan olmanın, insanca erdemler taşımanın anlamına ulaşmayı hedeflemiştir. Sanatçının derin düşünce yapısı ve hümanist değerlerle yüceltilmiş felsefesiyle ürettiği resimler onun resim sanatımızın ulusal sınırlarını aşan sayılı sanatçılar arasında yer almasını sağlamıştır.
Ressam Kategorisindeki Diğer Biyografiler